“Kentlerin kaderi, doğru ellerde yeniden yazılır”
NİYAZİ KARA-
Bir şehri yönetmek, yalnızca sokaklarına asfalt dökmek ya da park yapmak değildir. Bir şehri yönetmek; insanların umutlarını, beklentilerini ve geleceğini yeniden inşa etmek demektir. Hele ki bu şehir, Kahramanmaraş gibi büyük bir depremin ardından ayağa kalkmaya çalışan bir şehirse, yük daha da ağır, sorumluluk daha da derindir.
Onikişubat Belediye Başkanı Hanifi Toptaş, tam bir yıldır bu ağır sorumluluğu taşıyor. Ama öyle bir taşıyor ki, sadece rutin belediyecilikle değil; vizyoner, dirençli ve sosyal odaklı bir yönetim anlayışıyla…
KENTİ YENİDEN İNŞA ETMEK
Başkan Toptaş’ın belki de en önemli başarılarından biri, 6 Şubat depremlerinden sonra hızla toparlanma sürecini başlatmış olması. “Onikişubat bir daha asla eskisi gibi olmayacak” demedi, “daha iyisi olacak” dedi.
Bu sözünü sadece söylemekle kalmadı; asfaltla, parke taşlarıyla, parklarla, sosyal projelerle ve enerji yatırımlarıyla sahada gösterdi.
220 milyon TL’lik ulaşım yatırımıyla 60 bin ton asfalt döküldü, 265 bin metrekare kilit parke çalışması gerçekleştirildi. Sadece bu veriler bile, Onikişubat’ın yol haritasının artık geçmişe değil, geleceğe dönük olduğunu gösteriyor.
Üstelik bu yatırımlar sadece kent merkezinde değil; Kavlaklı’dan Kazım Karabekir’e, Süleymanşah’tan Ceyhan’a kadar her mahalleyi kapsayan adil bir dağılımla gerçekleşti. Bu, yerel yönetimin vizyoner olduğu kadar kapsayıcı da olduğunu gösteriyor.
YAŞANABİLİR ŞEHİR İÇİN YEŞİL VE SOSYAL DOKU
Peki bir şehir sadece yollarla mı yaşanabilir olur? Elbette hayır. Başkan Toptaş bunu çok iyi biliyor olacak ki, Onikişubat’a “yaşayan parklar” kazandırarak hem estetik hem de sosyal dokuyu güçlendiren projelere imza attı.
Akif İnan’daki Çınarlı Bahçe, İstiklal’deki Abdal Halil Ağa Parkı, Şehit Abdullah Çavuş Mahallesi’ndeki Dinamik Yaşam Parkı, Süleymanşah’taki Renkli Yaşam Parkı… Hepsi sadece bir park değil, bir yaşam alanı, bir buluşma noktası, bir nefes alma yeri oldu.
Bu parklar bir çocuk için oyun alanı, bir kadın için sosyalleşme alanı, yaşlılar için ise huzurlu yürüyüş rotası demek.
Ve devamı geliyor. Tekerek’te özel tasarımlı yaşam alanı, Döngele’de Çağşak Mesire Alanı, Mimar Sinan’dan Binevler’e kadar pek çok mahallede parklar ve çevre düzenlemeleri eş zamanlı olarak sürüyor.
DEPREMZEDELER UNUTULMADI
“Yerinde dönüşüm” sözü havada kalmadı. 6 bin 354 bağımsız bölüme yeni yapı ruhsatı, 6 bin 367 bölüme güçlendirme ruhsatı verildi. Toplamda milyonlarca metrekarelik alanda yeniden yapılandırma süreci başladı. Taban katsayısının 0.40’tan 0.60’a çıkarılmasıyla dikey değil, yatay ve güvenli kentleşmenin önü açıldı.
Bu sadece teknik bir başarı değil, aynı zamanda sosyal bir sahiplenme örneğidir. Çünkü Toptaş, “depremzedelerin yükünü hafifletmek” gibi son derece insani bir hedefle yola çıktı ve bu doğrultuda kararlı adımlar attı.
ENERJİDE DE ÖRNEK BELEDİYECİLİK
Kamu yatırımlarında enerji genellikle göz ardı edilen bir alan olurken, Onikişubat Belediyesi Kumarlı Hidroelektrik Santrali ile bambaşka bir sayfa açtı. 25 milyon TL’lik bir kaynakla kurulan ve yıllık 6.85 GWh enerji üreten santral, yalnızca çevre dostu değil, aynı zamanda ekonomik açıdan da belediyeye katkı sağlayan bir proje.
KADIN, GENÇLİK VE EĞİTİM ODAKLI PROJELER
Kadın Emeği Çarşısı, seramik atölyeleri, gençlik merkezleri ve gündüz bakımevleri… Hanifi Toptaş’ın belediyeciliği sadece fiziksel dönüşüme değil, insana, özellikle de kadına ve gence yatırım yapıyor.
Kavlaklı’daki kır düğün salonu, Mevlana’daki 200 kişilik gündüz bakımevi, Yirmiikigün’deki üretim çarşısı… Hepsi kadın emeğinin değer gördüğü, gençlerin hayal kurabildiği bir ilçeye işaret ediyor.
Ve eğitim… Üniversiteye hazırlık kursları, kaynak kitap desteği, 500 öğrenci kapasiteli kurs merkezi, 80 takım deneme sınavı, 24 üniversiteden 54 akademisyenin katılımı… Bunlar artık Onikişubat’ta eğitimin belediyeciliğin bir parçası haline geldiğini gösteriyor.
SONUÇ: SAĞLAM ADIMLARLA GELECEĞE
Hanifi Toptaş bir yıl önce “daha dirençli, daha yaşanabilir, daha modern bir Onikişubat” hayaliyle yola çıktı. Bugün geldiğimiz noktada, bu hayalin gerçek olmaya başladığını görüyoruz.
Kenti sadece bugünün ihtiyaçlarına göre değil, yarının vizyonuna göre inşa eden bir anlayışla karşı karşıyayız. İşte bu yüzden Onikişubat’ta değişim yalnızca bir söylem değil; gözle görülür, elle tutulur bir gerçeğe dönüşmüş durumda.
Ve sormadan edemiyorum:
Bu kadar kısa sürede bu kadar çok iş yapan bir yönetim, acaba önümüzdeki dört yılda Onikişubat’a daha neler kazandıracak?
News
